2 bin 500 yıllık değişmeyen tarif

Ünlü Türk filozofu ve tıp bilgini İbn-i Sina tarafından tarif edildiği söylenen ve günümüzde de Özbek sofrasının vazgeçilmezleri arasında önemli yere sahip Özbek pilavının, yapıldığı yöre ve katılan malzemelere göre 100'den fazla çeşidi bulunuyor.

2 bin 500 yıllık değişmeyen tarif
2 bin 500 yıllık değişmeyen tarif
GİRİŞ 02.01.2014 12:40 GÜNCELLEME 07.01.2014 17:08

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, ülkenin mutfak kültüründe, ilk sıralarda bulunan ve en lezzetli yemeklerinden biri sayılan Özbek pilavı, pirinç, soğan, havuç ve etten hazırlanıyor. Bölgesel özelliğine göre ise içine ayva, kuru üzüm ve çeşitli sebzeler ilave edilse de pilav yapımında, ana malzemeler değişmiyor. Özel günler ile düğün sofralarının en önemli yemeği sayılan pilav, eve gelen misafirlere ikram ediliyor.

Özbekistan'da kadınlar kadar erkekler de bu pilavı pişirmeyi biliyor. Eve misafir geldiğinde, pilavı mutlaka evin erkeği yapıyor. Ülkede pilavı pişirmek için özel mekanlar da bulunuyor. Kalabalık misafirlerin ağırlandığı "çayhane" denilen bu yerlere pilavda kullanılacak malzemelerle gidiliyor. Pilav, büyük kazanlarda pişirildikten sonra orada tüketiliyor. Özbekler'in yaşamında çok önemli bir yer tutan gelenekte çayhaneye gidiş adeta bir şölen gibi yaşanıyor. Pilavın pişirilmesi, yenmesi ve masabaşı sohbetleri gün boyu sürüyor.

Pilav pişirimi bir "sanat"

Bazı yemek tariflerinin yüzyıllar öncesinden kaldığı geleneksel Özbekistan mutfağında, İbn-i Sina'nın "Her çeşit yemeği gönlün çektiği zaman yemek faydalıdır" sözü üzerine istenilen vakitte her çeşit yemek sofrada mevcut. MÖ 4. yüzyılda, Büyük İskender zamanından bu yana yapılan, her bir aşçının kendi bulduğu bir özelliği ekleyerek zenginleştirdiği ve bu nedenle bir "sanat" diye nitelendiren pilavın pişirimi, bölgeden bölgeye değişiklik gösterse de hepsinin ayrı bir lezzeti, ayrı bir özelliği bulunuyor.

Özbek pilavının yanında hazmı kolaylaştırdığı için "Özbek piyalesi" diye adlandırılan geleneksel çay fincanlarında yeşil çay ikram ediliyor. Özbekistan'da gelen yabancı turistler, tarihi bir mekanda, geleneksel Özbek yemeklerini, müzik eşliğinde yiyor.

Genelinde yaklaşık 100 çeşidi olan pilavın tarifinin, ünlü tıp bilgini İbn-i Sina dönemine kadar gittiğinin rivayet edildiği Özbekistan'da, pilav için şarkılar, maniler, atasözleri ve deyimler bulunuyor.

Pilav için festival

Aynı zamanda Özbekistan'da ilki geçen yıl düzenlenen "Özbek Pilavı Festivali" gerçekleştirildi. Ülkenin çeşitli bölgelerinden gelen aşçılar, kendi yörelerine özgü pilavları hazırlayıp yarışmaya katılıyor. Özbek pilavı çeşitleri arasında yer alan "toy aşı", "bayram aşı", "devzira aşı", "çayhane pilav", "Semerkand pilavı", "Andican pilavı" ve "Taşkent pilavı" yoğun ilgi gördü.

Özbekler arasında yaygın olan inanışa göre, "Eğer insan, bu pilavdan bir kez tadarsa, hayatı boyunca o lezzeti unutamaz" deniliyor. Yine halk arasında, "Özbek pilavını kahvaltıda kendin ye, öğlen yemeğinde arkadaşınla paylaş, akşam yemeğinde ise düşmanına ikram et" deyişi hakim.

Pilavla ilgili bazı atasözü ve deyimler şöyle:

"Bir pulun kalsa da pilav ye, bir günün kalsa da pilav ye. Fakir insan pilav yer, zengin insan ise sadece pilav yer. Gördün aş, kaldırma baş. İyi insan aş vaktinde gelir."

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL